Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), üç gün önce yapılan Olağan Genel Kurulu’nda “Politik hayatta olağanüstü olaylar” başlıklı sunumda son zamanlarda gazeteciler, iş insanları ve politikacılara yönelik baskılar ile TSK’dan ihraç edilen teğmenlere yer verildi. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras’ın ve ve TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan’ın iktidara yönelik eleştirileri büyük yankı uyandırdı.
Kartalkaya’daki otel yangının nedeninin “çöken bir sistem” olduğunu söyleyen Aras, iktidara “kamuda kemer sıkma” uyarısı yaparken; Turan’ın “Hem sanayici mutsuz hem çalışanlar. Hem büyük işletmeler zorlanıyor hem KOBİ’ler. Hem Batıdaki girişimciler yakınıyor hem Doğudakiler. Peki kimin yüzü gülüyor?” diye sordu.
Açıklamanın hemen ardından, İstanbul Cumnuriyet Başsavcılığı, Ömer Arif Aras hakkında ‘adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs’ ve ‘gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayma’ suçundan re’sen soruşturma başlattı.
TÜDİAD ELEŞTİRİLERİN ARKASINDA DURACAK
Cumhuriyet’ten Jale Özgentürk’ün verdiği bilgiye göre, soruşturmanın şokunu yaşayan TÜSİAD’da hükümetten gelen sert tepkiye karşı iki metin hazırlanıyor. TÜSİAD’ın eski başkanları ve bir anlamda akil adamları Rahmi Koç, Tuncay Özilhan, Bülent Eczacıbaşı, Cem Boyner gibi isimler Ankara ile ipleri fazla germeden bir metin hazırlamak için iki gündür görüşme halinde.
Eski başkanların ilişkileri sertleştirmeden eleştirilerinin arkasında duracağı belirtildi. Ortak karar sakin bir duruşla Aras’a destek vermek.
TÜSİAD’ın, Koç Holding, Sabancı Holding, Ford Otosan, Arçelik, Eczacıbaşı, Zorlu Holding gibi Türkiye’nin önde gelen sanayi ve ticaret şirketlerinin üye olduğu bir dernek olduğunu belirten Özgentürk’ün konuyla ilgili açıklaması şöyle
“650 üyesinin sahibi olduğu 4 bin 500’e yakın şirket; milli gelirin kamu hariç yüzde 50’sine, dış ticaretin yüzde 80’ine, özel sektör istihdamının yüzde 50’sine sahip. Kurumlar Vergisi’nin de yüzde 80’ini ödüyor.
TÜSİAD’ın genel kurullarını 1990’lardan beri izleyen bir gazeteciyim. Patronlar Kulübü de dediğimiz TÜSİAD, uzun yıllardır Türkiye’nin sorunlarına dikkat çeker, sert uyarılar yapar. Tartışma yaratan konuşmaları ve raporlarıyla da meşhurdur. 1980’lerden sonra TÜSİAD’ın gündeminde demokrasi, hukuk ve eğitim vurgusu her konuşmada yer alır.
Tüm hükümetlerle ters düşse de AKP dönemi TÜSİAD için ciddi bir sınav oldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şimşeklerini defalarca üzerine çeken TÜSİAD’da başkanlık uzun zamandır ateşten gömlek. Başkanlık için ailelerden çok profesyonellere yönelen TÜSİAD’da son başkan Orhan Turan, küçük ve orta ölçekli şirketleri bir araya getiren Türkonfed’den geldi. Yüksek İstişare Konseyi Başkanı olan Ömer Aras ise Finansbank’ı alarak Türkiye’ye giren Katarlı QNB Bankası’nın yönetim kurulu başkanı, yani bir profesyonel.
ÜLKENİN AĞIR GÜNDEMİ!
TÜSİAD’ı topun ağzına getiren son genel kuruldaki konuşmaların dozunun biraz daha yüksek olması ise Türkiye’nin ağır gündeminden kaynaklanıyor. Kartalkaya’dan, haksız soruşturmalara, seçilmiş belediye başkanlarına yönelik kayyum atamalarına kadar olaylar yaşanırken TÜSİAD’ın sessiz durması olmazdı, olmadı da. Konuşmaların, aralarında Bülent Eczacıbaşı. Ömer Koç gibi isimlerin de olduğu üyelerden yoğun alkış alması da ortak duyguları gösteriyordu.
Aslında her iki başkan da eleştirinin yanı sıra Türkiye’nin dünyada değişim yaşanırken büyük bir sıçrama fırsatı olduğunu söylerken yol haritasını da açıkladılar. “Perspektif 2025 Dönüşüm ve Gelecek için Yol haritası ve Öneriler” başlıklı raporda Türkiye’nin bugün içinde bulunduğu sorunlar ve çözüm önerileri sıralanıyordu.
Orhan Turan’ın Özdemir Asaf’ın “Her şeyi zamana bıraktık / Zamanımızın kalmadığını bilmeden” şiirini hatırlatarak yaptığı konuşma ve Ömer Aras’ın “Söylesek de hiçbir şey değişmiyor zihniyetine kapılamayız. Bizim görevimiz doğru bildiklerimizi söylemektir” yorumu ile yaptığı konuşmaya tepki gelmesini TÜSİAD da bekliyordu ancak soruşturma beklenmiyordu.
TÜSİAD’da 13 Şubat’ta açılan soruşturma karşısında nasıl bir tavır alınacağı konuşuluyor. Sohbet ettiğim üyeler konuşmaların yerinde olduğu ve sahip çıkılması gerektiği kanısında.
TÜSİAD’ın eski başkanları ve bir anlamda akil adamları Rahmi Koç, Tuncay Özilhan, Bülent Eczacıbaşı, Cem Boyner gibi isimler Ankara ile ipleri fazla germeden bir metin hazırlamak için iki gündür görüşme halinde. Öğrendiğime göre iki metin hazırlanmış. İkisi de geri adım atılmadan Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ömer Aras’ın arkasında durulması yönünde.
TÜSİAD büyük sermayelerin yönetildiği bir iş örgütü. Sonuçta işler Ankara’ya bağlı. Ekonomide sırat köprüsünde yürüyen hükümet, mahkemeye götürülen bir iş insanı fotoğrafıyla itibarı ne olur acaba? Ve buna uluslarası tepkiler nasıl olur onu da yaşayıp göreceğiz.”
