Kakao fiyatlarındaki düşüş çikolata fiyatlarına yansıyacak mı?

Dünya genelinde son iki yıldır rekor seviyelere çıkan kakao fiyatları, 2024’ün başından itibaren hızlı bir gerileme sürecine girdi. JP Morgan’ın yayımladığı son rapora göre, ton başına 11 bin 137 dolar seviyesinden başlayan fiyatlar, yaz aylarına gelindiğinde yüzde 34 oranında düşerek 7 bin 730 dolara kadar geriledi. Bu gerilemeye rağmen fiyatlar, üç yıl öncesine göre hâlâ yüzde 220 oranında daha yüksek seyrediyor.

İKLİM KOŞULLARI VE YENİ EKİM ALANLARI ETKİLİ OLDU

Fiyatlardaki bu düşüşte, üretim bölgelerindeki hava koşullarının iyileşmesi ve yeni ekim alanlarının devreye girmesi belirleyici oldu. Özellikle Ekvador ve Brezilya’da yapılan yeni plantasyonların verim almaya başlamasıyla, küresel arzın önümüzdeki baharda daha da artması bekleniyor. JP Morgan, bu gelişmeler ışığında 2025’in Paskalya döneminde fiyatların 6 bin dolar seviyelerine kadar gerileyebileceğini öngörüyor.

AFRİKA’DAKİ ÜRETİM SORUNLARI SÜRÜYOR

Bununla birlikte, dünyanın en büyük kakao üreticileri olan Fildişi Sahili ve Gana’da yaşanan yapısal sorunlar fiyatlardaki istikrarı tehdit etmeye devam ediyor. Uzun yıllardır süregelen verimlilik problemleri, hastalıklar ve düşük yatırımlar nedeniyle bu ülkelerdeki üretim kapasitesi istenen seviyeye ulaşamıyor. Nitekim Fildişi Sahili’nde kakao işleme oranı 2024 Temmuz’unda geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 31,2 oranında düştü.

ÇİKOLATA FİYATLARINA YANSIMASI GECİKECEK

Uzmanlara göre kakao fiyatlarındaki düşüş, tüketicilerin doğrudan hissedeceği bir rahatlamayı kısa vadede getirmeyecek. JPMorgan stratejistlerinden Tracey Allen, “Fiyatlardaki bu gerilemenin çikolata raflarına yansıması zaman alacak. Piyasadaki arz açığı hâlâ ciddi bir sorun olmaya devam ediyor” değerlendirmesinde bulundu.

ÜRETİCİLER UMUTLU AMA TEMKİNLİ

Çikolata devi Lindt’in CEO’su Adalbert Lechner ise fiyatların er ya da geç eski seviyelerine döneceğini savunuyor. Lechner, yüksek fiyatların satış hacimlerini ve kârlılığı olumsuz etkilediğini kabul etmekle birlikte, uzun vadede piyasada denge sağlanacağına inanıyor. Benzer şekilde Barry Callebaut gibi sektörün diğer büyük aktörleri de fiyat baskısı altında faaliyet göstermeye devam ediyor.

Related Posts

Dünyanın en iyi 50 inşaat şirketi belli oldu! Listeye Türkiye’den sadece tek bir firma girdi

Dünyanın en değerli inşaat şirketleri açıklandı. 176 şirketin değerlendirildiği listede en iyi 50 firması arasına Türkiye’den sadece bir şirket listeye girdi.

Üreticiden tüketiciye 55 bin markette Cumhur Reyonu: Bakkallar ve pazarcı esnafı da aynı merkezden ürün alabilecek

Enflasyon üzerinde önemli bir etkisi olan gıda fiyatlarını sınırlamak için formüller tartışılıyor. Bunlardan biri de Türkiye genelinde sayıları 55 bini bulan zincir marketlerin içinde “ucuz reyonlar” açmak. Bu modelde marketlerin %10-15’lik bir kısmında ürünler doğrudan kamu tarafından sağlanacak. Fiyatlar da eczanelerde olduğu gibi tüm Türkiye’de sabit olacak. “Cumhur Reyonu” için büyükşehir ve gerekli diğer yerlerde depolar kurulacak. Bakkal, küçük market, pazarcı esnafı ve yemek fabrikaları devletin açtığı bu depolardan ürün alabilecek. Tüm ürünler tek merkezden dağıtıldığı ve aracılar ortadan kalktığı için temel 100-150 ürün maliyetine yakın fiyatla satılacak. Satışı yapacak zincir marketlere işletme kârı verilecek. Belediyelerin tanzim satış noktaları ile Et ve Süt Kurumu’nun bazı zincir marketlere koyduğu et reyonlarının başarısı “Cumhur Reyonu” için örnek olabilir. TÜİK sepetinde %24,97 gibi büyük paya sahip gıda enflasyonun dizginlenmesi genel enflasyonu da aşağı çekecek.

İkinci el otomobil pazarında ‘Temmuz’ rekoru

Bu yılın Temmuz ayında Türkiye’de ikinci el otomobil satışları rekor kırarak 680 bin 114 araç el değiştirdi. Ocak–temmuz döneminde ise bu toplam satış sayısı ise 4,2 milyona ulaştı.

Hakkari’de Ekşi Elma ile Geçim

Yüksekova’da Emrah Çılgın, ekşi elmaları kurutup fabrikalara satarak ailesini geçindiriyor.

‘İşsizlik yok, iş beğenmezlik var’ diyen tatlıcı iflasın eşiğinde

Geçtiğimiz yıllarda İstanbul’da çalıştıracak eleman bulamadıklarından dert yakınarak “İşsizlik yok, iş beğenmezlik var” diyen iş insanının sahibi olduğu Hacıbaba Pastaneleri iflasın eşiğine geldi.

Halkı değil şirketleri kurtarmışlar!

Aldıkları ücreti yüksek enflasyona yediren bordrolu çalışanların sırtındaki yük bir tek bu değilmiş. Vergiyi de en çok ücretli çalışanlar ödedi. Şirketlerden alınan kurumlar vergisinin toplam vergi gelirlerindeki payında düşüş yaşanıyor. GELİR …